Aldatma sebebi, İnsanlarda Aldatma Sebepleri, aldatılmak nasıl anlaşılır
Aldatma konusundaki birçok araştırma, aldatmanın yordanması ve aldatmayla özdeşleşen risk faktörleri üzerine odaklanmaktadır. Aldatma durumu pek çok faktöre bağlanmıştır. Bunlar, evlilik dışı ilişkilerin duygusal-cinsel doğası; gizli ya da görüş birliği içinde yaşanılan evlilik dışı ilişkiler; evlilik dışı ilişkilerin nedenleri, sonuçları ve detayları; evlilik dışı ilişkilerde kişisel sorumluluk ve bu tür ilişkilerin aldatılan tarafa etkileri olarak özetlenebilir.
Cinsiyet evlilik dışı ilişkilerin araştırılmasında önemli bir değişkendir. Genel olarak erkekler kadınlara oranla daha fazla evlilik dışı ilişki yaşamaktadır.
Evlilik dışı ilişkilerin nedenlerine bakıldığında cinsiyet farkı dikkat çekmektedir. Aldatmanın erkeklerde ve kadınlarda ortaya çıkış nedenlerinin farklı olduğu görülmektedir. Peki erkekler niye aldatır? İlişkilerinin hayal ettikleri gibi gitmemesi, yenilik arama, egolarını tatmin etme, çevrelerinde ciddi bir ilişki istemeyen kadınların varlığı, hissedecekleri anlık tatmin duygusuna yenilme, intikam duygusu ile aldatabildiği görülmüştür.
Kadınların aldatması da sanılanın aksine yeni bir olgu değildir; fakat daha az konu ulan bir durum olduğu açıktır. Peki kadınlar niye aldatır? Kendine güvenlerini arttırma isteği, duygusal olarak ihmal edildiklerini düşünme, heyecan arayışı, romantizm ihtiyaçlarını karşılama isteği, eşlerinden ya da partnerlerinden daha zengin ve statü sahibi biriyle beraber olmak arzusu, cinsel tatminsizlik ve hiç bitmeyen ev işlerinin ve sorumlulukların yükünden kurtulma isteği ile kadınlar aldatabilir . Kadınların aldatma motivasyonu yakınlık ihtiyacından kaynaklanırken, erkeklerin aldatma davranışlarının rastlantısal olduğu cinsiyete göre aldatmanın nedenlerinin genel bir açıklamasıdır.
Evlilik dışı ilişki ile ilgili en yaygın kabul gören yüklemelerden biri evliliklerdeki mutsuzluk ve çatışmalardır. Çok eşlilik literatüründe doyum ve evlilik dışı ilişki arasındaki bağlantı sıkça çalışılmış bir konu olmasına karşın, yapılan çalışmalar evlilikteki doyumsuzluğun ilişkiler üzerindeki etkisini ne tam olarak desteklemekte ne de reddetmektedir . Evlendikten birkaç sene sonra ayrılmayı ya da boşanmayı düşünen bireylerin bu düşünceleri, olasılıkla dışarıdan gelen etkiler veya dış kaynakların oluşması ya da ilişkideki doyum duygusunun azalması sonucunda ortaya çıkmıştır. Bireyler mutlu, doyumlu ve eşit ilişkide olsalar da, çekici alternatiflerle karşılaşabilirler ş. Doyumsuzluk düzeyi arttıkça ilişkide beklentiler, seçenekler (alternatifler) ve sınırlılıklar önemli bir rol oynamaya başlamaktadır. Doyum ve seçenekler arasındaki ilişki bir ilişkinin devam edip etmemesi konusunda önemli bir role sahiptir. Bir bireyin halen yaşadığı ilişkiden elde ettiği sonuçları değerlendirebilmesi için karşılaştırma düzeyi ve seçenekler için karşılatırma düzeyi olmak üzere iki standardı bulunmaktadır. Karşılaştırma düzeyi, bireysel yaşantılar ve gözlemlere bağlı olarak, bir ilişki türü için doyum-doyumsuzluk boyutundaki nötr noktadır. Seçenekler için karşılaştırma düzeyi ise bireyin mevcut ilişkilerini, olası başka bireylerle yaşaması durumunda elde edeceği doyuma ilişkin tahminlerinin orta noktasıdır. Bu nedenle, ilişkiden elde edilen sonuç bu iki standardın üstündeyse doyumlu ve istikrarlı; her iki standardın altında ise doyumsuz ve istikrarsız olarak değerlendirilecektir. Sonuç, karşılaştırma düzeyinin üstünde ama seçenekler için karşılaştırma düzeyinin altında ise evlilik doyumlu ancak istikrarsız; sonuç karşılaştırma düzeyinin altında ama seçenekler için karşılaştırma düzeyinin üstünde ise evlilik istikrarlı ama doyumsuz olarak algılanmaktadır Kişilerarası ilişkiler, ödül-bedel mübadelesine dayanır ve insanlar, ödülü (haz ve doyum) yüksek, bedeli (bireyin performansını ketlemeye yönelik faktörler) düşük ilişkileri tercih ederler. Ödül ve bedel arasındaki fark, pozitif olduğunda birey ilişkiyi sürdürme, negatif olduğunda ilişkiyi değiştirme veya sonlandırma eğilimi gösterecektir. İlişkide algılanan eşitlik de, kişilerin evlilik dışı ilişkiler yaşamasında açıklayıcıdır.
Çoğu kadın ilişkilerinde ev işlerinin eşitsiz dağıldığını düşünmektedir. Fakat bu kadınlar bunun sosyal bir gerçeklik olduğunu kabul etme eğiliminde olduklarından evliliklerinin gidişatını etkilemesine izin vermemektedirlerlerdir. Aynı zamanda işlerini herhangi bir şekilde kaybeden kadınların evlilik doyumlarının arttışı ve zamanla evlilikte yaşanan çatışmaların azaldığı görülmüştür. Bir ilişkideki eşitsizlik, ilişki doyumsuzluğunun artmasına neden olabilir. Bu nedenle başka bir ilişki yaşanmasına katkı sağlar. Başka bir ilişki yaşamak, eşitsiz giden bir ilişkide bu durumu hisseden partnerin eşitliği sağlama çabasıdır. Kadın ya da erkek iliğkide eğitliği yakalamak için pek çok başarısız teşebbüsten sonra ortamı terk etme ya da ilişkiyi bitirme aşamasında olabilir. Bu nedenle kaybedeceği çok az şey vardır ve önündeki seçenekleri araştırarak yeni kazanımlar elde edebilir. İlişkide eşitsizlik strese neden olur, bu eşitsizliği gidermenin bir yolu gerçek değişiklikler yapmaktır. Örneğin; kendi davranışlarını değiştirmek ya da partnerini davranışlarını değiştirmesi konusunda ikna etmek gibi. Yakın bir ilişkide değişiklik yapılabilecek pek çok alan vardır. Fiziksel görünüm, aşkın ve sevginin ifade ediliş tarzı, paranın kazanılışı ve harcanışı, ev işleri ve cinsellik değişiklik yapılabilecek alanlar arasında sayılabilir.
İlişkiye yapılan yatırımların da evlilik dışı ilişki yaşama üzerinde etkilerinden söz edilebilir. Flörtün ya da cinsel partnerin yatırım statüsünün, bireyin başka biriyle romantik ya da cinsel ilişkiye girmesinde gerçek bir engel olduğu bulunmuştur
Aldatmada etkili olan bir başka faktör de cinsellik deneyimi ve aldatmaya yönelik tutumlarla ilgilidir. Cinsellikle daha fazla ilgilenen kişilerin partnerlerini daha çok aldattığı saptanmıştır. Daha az izin verici değerlere sahip kişilerin ise, aldatma davranışını daha az gösterdikleri bulunmuştur. Daha önceki cinsel deneyimlerin fazlalığı aldatma ile pozitif ilişki içerisindedir. Birlikte yaşayan çiftlerin evlilere oranla daha fazla aldatma davranışı içine görülmüştür.
Aldatmada farklı bir boyut da alkol ve madde kullanımıdır. Aldatan erkeklerin problemli düzeylerde alkol ve uyuşturucu kullandığı saplanmıştır. Bu durum, onları aldatmaya iten nedenlerden biri olarak da düşünülebilir. Kadınlarda ise madde kullanımı aldatmayı etkileyen faktörlerden biri değildir.aldatma nedenleri, aldatma sebepleri, evlilikte aldatma, evlilikte sadakatsizlik, eşler arası eşitsizlik